Türkiye Komünist Hareketi (TKH), “‘Türkiye’yi bir holding üzere yöneteceğiz’ diyerek devlet kurumlarını şirkete dönüştüren AKP rejimiyle beden bulan halk düşmanı yağma ve rant tertibi yıkılmalıdır. Bütün Kızılay yöneticileri derhal vazifeden alınmalı, Kızılay ve AFAD AKP elinden kurtarılmalıdır. Piyasa zihniyetinin uzantısından öbür bir şey olmayan sivil toplumculuk değil kamucu bir devlet örgütlenmesinin ne kadar yaşamsal olduğu ortadadır. Bunun için bütün yurttaşlarımızı gayrete çağırıyoruz” açıklamasını yaptı.
TKH, Kızılay’ın iştiraki olan Kızılay Çadır ve Dokumacılık A.Ş üzerinden Ahbap Derneği’ne 2050 çadırı zelzelenin 3. gününde 46 milyon TL’ye satmasıyla ilgili yazılı açıklama yaptı. Açıklama şöyle:
“AKP’NİN, HALK CAN KAYGISINDAYKEN, RANT PEŞİNE DÜŞMESİ PALAVRA DOLANLA ÖRTMEYE ÇALIŞTIĞI KİMLİĞİNİN AÇIK İSPATIDIR”
“Kızılay’ın iştiraki olan Kızılay Çadır ve Dokuma A.Ş’nin elindeki 2050 adet çadırı Ahbap Derneği’ne satması büyük bir skandaldır. Bir kamu kurumu olması gereken Kızılay’ın, kendi sorumluluğundaki çadır üzere en temel muhtaçlık gerecini zelzele bölgesine sevk etmek yerine ve üstelik bunu bir yardım derneğine parayla satması kabul edilemez. Kızılay’ı bir kamu ve toplumsal kurum olmaktan çıkarıp bir şirkete dönüştüren AKP’nin, halk can kaygısındayken, rant peşine düşmesi palavra dolanla örtmeye çalıştığı kimliğinin açık ispatıdır. Bu durum AKP’nin karakteri açısından şaşırtan değildir. Bir yandan ‘tüm kaynaklar seferber edilmiştir’ derken öte yandan Kızılay çadırlarının kar kalemi olarak satılması AKP’nin palavra dolan siyasetinin somut bir örneğidir.
“DERNEK VE VAKIF İSMİYLE FAALİYET YÜRÜTEN TARİKAT VE CEMAATLER, AFAD VE KIZILAY MATERYALLERİNİ KENDİ İSİMLERİNE HALKA MI DAĞITMIŞLARDIR”
Ancak bu skandalın kesimi olan AHBAP Derneği’nin satışın olduğunu teyit etmesi, işin bir diğer skandal boyutudur. Halkın parasıyla aslında halka ilişkin olan çadırların satın alınması tam bir garabettir. Bu garabete sebep olan sistem sorgulanmalıdır! Halkımız depremzede yurttaşlar için bağış yaparken, AKP Kızılay üzerinden bu bağışlara ‘çadır satışı’ üzerinden el koymuştur. Bu durum Kızılay’ın halka çadır dağıtmadığının, AFAD’ın sınıfta kaldığının da bir öbür göstergesidir. Kızılay’ın sarsıntıdan yıllar evvel 90 bin çadır stokuna sahip olduğu, bu sayıyı 120 binlere çıkaracaklarını beyan etmesine karşın ellerinde zelzele sırasında 40 bin çadır bulunduğunu resmi olarak açıklaması ise bir öbür skandaldır. Dernek ve vakıf ismiyle faaliyet yürüten tarikat ve cemaatler, AFAD ve Kızılay materyallerini kendi isimlerine halka mı dağıtmışlardır?
“AHBAP’IN HALKIN MALI OLAN ÇADIRLARI HALKIN PARASIYLA SATIN ALMASI İSE SORGULANMASI GEREKEN BİR ÖBÜR KONUDUR”
Başta AKP ve MHP olmak üzere, enkazın asıl sorumlusu olan iktidarın ‘devletin aciz gösterilmesi’ üzere bir münasebet ile AHBAP’a ait tahammülsüzlüğünün gerisinde yatan bu satışla da birlikte palavra dolan siyasetinin bir öbür göstergesidir. AHBAP’ın halkın malı olan çadırları halkın parasıyla satın alması ise sorgulanması gereken bir diğer husustur. Bu durum “deprem telaşı ve acil durum” münasebet gösterilerek yapılan ‘iyi niyetli bir açıklama’ ile yasallaştırılamaz.
“SÖZLEŞME İMZALAMANIN PEŞİNDE KOŞMAK, ÇADIRLARIN EN KISA MÜDDETTE BÖLGEYE SEVK EDİLMESİNİ ENGELLEMİŞTİR”
Halkın malı olan çadırları satın almış olmak ile açık bir hukuksuzluğa ortak olunmuştur. Bu çadırların varlığıyla ilgili kamuoyunun bilgilendirilmesi gerekirken, mukavele imzalamanın peşinde koşmak, çadırların en kısa müddette bölgeye sevk edilmesini engellemiştir. Bu durum ise en hafif tabirle düzgün niyetin olabilecek en makûs sonucunu doğurmuştur. On binlerce insanımızın ömrünü yitirdiği, milyonlarca yurttaşımızın evsiz kaldığı bir vakitte yardımları ve dayanışmayı bir ticaret, kar ve rant konusu haline dönüştüren bu garabet, bir rejim ve sistem problemidir.
“BÜTÜN KIZILAY YÖNETİCİLERİ DERHAL MİSYONDAN ALINMALI, KIZILAY VE AFAD AKP ELİNDEN KURTARILMALIDIR”
‘Türkiye’yi bir holding üzere yöneteceğiz’ diyerek devlet kurumlarını şirkete dönüştüren AKP rejimiyle beden bulan halk düşmanı yağma ve rant nizamı yıkılmalıdır. Bütün Kızılay yöneticileri derhal vazifeden alınmalı, Kızılay ve AFAD, AKP elinden kurtarılmalıdır. Piyasa zihniyetinin uzantısından diğer bir şey olmayan sivil toplumculuk değil kamucu bir devlet örgütlenmesinin ne kadar yaşamsal olduğu ortadadır. Bunun için bütün yurttaşlarımızı gayrete çağırıyoruz.”
Kaynak: Son Dakika
