Haber: Esra Işık Pervan
(TRABZON) – Trabzon Emek ve Demokrasi Platformu üyeleri, İsrail‘i protesto etti. Platformun Dönem Sözcüsü Muhammet İkinci, “Siyonist İsrail 7 Ekim 2023 tarihinden bu yana yayılma stratejisi çerçevesinde bölgede adeta mevt kusmakta, Filistin halkına yönelik soykırım uygulamaktadır. Emperyalizmin dünyanın hiçbir yerinde halklara demokrasi ve özgürlük getirdiği görülmemiştir” dedi.
Trabzon Emek ve Demokrasi Platformu, İsrail’in İran’a akınıyla birlikte yeni bir etaba giren Orta Doğu‘daki gelişmeler hakkında basın açıklaması düzenledi. Atatürk Alanı’nda yapılan açıklamaya CHP Trabzon İl Başkanı Mustafa Bak da katıldı.
Platform Sözcüsü Muhammet İkinci, burada yaptığı açıklamada, “emperyalist dizayn projesi Büyük Ortadoğu Projesi’nin İsrail’in İran’ı vurmasıyla sürat kazanarak yeni bir evreye girdiğini” belirtti.
Emperyalist-kapitalist sistemin, çıkarları doğrultusunda tüm Orta Doğu coğrafyasını tekrar dizayna dönük adımlar atmaya devam etiğini söyleyen İkinci, şunları kaydetti:
“Emperyalizm zıddı durum alan tüm rejimleri yıkma ve hizaya getirme siyasetine İsrail’in güvenliği münasebet kılınıyor. İran, jeopolitik pozisyonu, sahip olduğu güç kaynakları ve denetim ettiği ticaret yolları ve kapitalist sistemin dışında bulunan siyasal kimliği ile emperyalizm açısından dönüştürülmesi gereken bir rejim olarak görülmektedir. ABD’nin başını çektiği emperyalist güçleri arkalayarak Orta Doğu’da gözü dönmüş bir biçimde davranan katil İsrail hükümeti 7 Ekim’den bu yana Suriye’den Lübnan’a, Yemen’den Filistin’e kesintisiz bir yıkım siyaseti uyguluyor. Siyonist İsrail 7 Ekim 2023 tarihinden bu yana yayılma stratejisi çerçevesinde bölgede adeta mevt kusmakta, Filistin halkına yönelik soykırım uygulamaktadır. Emperyalizmin dünyanın hiçbir yerinde halklara demokrasi ve özgürlük getirdiği görülmemiştir.
“Siyonist-katil İsrail hükümeti durdurularak tüm bölgeyi ateşe atmaktan alıkonulmalıdır”
Bölge halklarının barış ve özgürlük içinde yaşayacağı bir gelecek, lakin emperyalist müdahalelere karşı ortak bir direniş çizgisi ve ülkelerin kendi iç dinamiklerin belirleyici olduğu, halkların tercih ettiği yaşama biçimine hürmet gösteren bir siyasal irade ile mümkündür. Bu nedenle tüm toplumsal güçler, savaşa karşı sesini yükseltmeli, halkların kardeşliği ve bölgesel barış için çabayı büyütmelidir. Bugün ABD-İsrail’in yayılma ve yıkım stratejisine karşı antiemperyalist bir direniş çizgisini güçlendirmek ve memleketler arası bir savaş tersi bir kamuoyu oluşturmak tüm bölge ve dünya halkları için hayati ehemmiyet taşıyor. AKP iktidarı çatışmaların bölgesel bir hal alma mümkünlüğünü dikkate alarak ülkemizi bu ateş çemberinin dışında tutmalıdır. Ülkemiz açısından felaketle sonuçlanabilecek tüm ihtimallere karşı hudutlarımız içindeki üstleri kapatmalıdır. Siyasi iktidar Libya ve Suriye’de yapılan yanılgıları tekrar etmemeli, bölgede yaşananlardan dersler çıkararak ülkemize daha fazla bedel ödetmemelidir.”
Kaynak: Haberler.com
