Küresel piyasalarda tarife restleşmelerinin tesirleri sürerken yurt içinde gözler Merkez Bankası‘nın faiz kararına çevrilmişti. Saat 14:00’te Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK), Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan başkanlığında bugün toplanan Merkez Bankası, faizi yüzde 42,5 düzeyinden 46’ya yükseltilmesine karar verdi. Merkez Bankası böylelikle 13 ay sonra birinci sefer siyaset faizini artırmış oldu.
Merkez Bankası Para Politikası Kurulu (PPK) faiz kararını açıkladı. Buna nazaran PPK siyaset faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını 350 baz puan yükselterek yüzde 46’ya yükseltti.
Piaysada yüklü beklenti faizin sabit bırakılması istikametinde olsa da bir faiz artırımının masada olabileceği dillendiriliyordu. PPK 6 Mart’taki toplantısında 250 baz puanlık faiz indirimine gitmişti. Lakin 20 Mart’ta takvimde yer almayan harikulâde bir toplantıyla gecelik vadede borç verme faiz oranını yüzde 44’ten 46’ya yükseltmişti. Siyaset faizini ise yüzde 42.5’te sabit bırakmıştı.
GECELİK FAİZ DE YÜZDE 44,5’E YÜKSELTİLDİ
Bankanın açıklamasında şu sözlere yer verildi: Para Politikası Kurulu (Kurul), siyaset faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranının yüzde 42,5’ten yüzde 46’ya yükseltilmesine karar vermiştir. Heyet ayrıyeten, Merkez Bankası gecelik vadede borç verme faiz oranını yüzde 46’dan yüzde 49’a, gecelik vadede borçlanma faiz oranını ise yüzde 41’den yüzde 44,5’e yükseltmiştir.
Enflasyonun ana eğilimi mart ayında gerilemiştir. Aylık temel mal enflasyonunun finansal piyasalardaki gelişmelerin tesiriyle nisan ayında bir ölçü yükseleceği, hizmet enflasyonunun ise görece yatay seyredeceği öngörülmektedir. Öncü bilgiler yurt içi talebin birinci çeyrekte ivme kaybetmekle birlikte öngörülenin üzerinde seyrettiğini ve enflasyonu düşürücü tesirinin azaldığını ima etmektedir. Global ticarette artan müdafaacı eğilimlerin global iktisadi faaliyet, emtia fiyatları ve sermaye akımları kanalıyla dezenflasyon sürecine mümkün tesirleri yakından takip edilmektedir. Enflasyon beklentileri ve fiyatlama davranışları dezenflasyon süreci açısından risk ögesi olmaya devam etmektedir.
“SIKI PARA SİYASETİ DURUŞU SÜRDÜRÜLECEK”
Para siyasetindeki kararlı duruş; yurt içi talepte dengelenme, Türk lirasında gerçek pahalanma ve enflasyon beklentilerinde düzelme vasıtası ile dezenflasyon sürecini güçlendirmektedir. Maliye siyasetinin artan eşgüdümü de bu sürece kıymetli katkı sağlayacaktır. Enflasyonda kalıcı düşüş ve fiyat istikrarı sağlanana kadar sıkı para siyaseti duruşu sürdürülecektir. Bu doğrultuda, siyaset faizi; enflasyon gerçekleşmeleri, ana eğilimi ve beklentileri göz önünde bulundurularak öngörülen dezenflasyon sürecinin gerektirdiği sıkılığı sağlayacak formda belirlenecektir. Heyet siyaset faizine ait atılacak adımları enflasyon görünümü odaklı, ihtiyatlı ve toplantı bazlı bir yaklaşımla belirleyecektir. Enflasyonda bariz ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi durumunda para siyaseti duruşu sıkılaştırılacaktır.
“ENFLASYONDA ORTA VADELİ GAYE YÜZDE 5”
Finansal piyasalarda son periyotta yaşanan gelişmeler sonucunda mali transfer sistemini destekleyen ilave adımlar acilen atılmıştır. Likidite şartları yakından izlenmeye ve likidite idaresi araçları tesirli biçimde kullanılmaya devam edilecektir.
Kurul, siyaset kararlarını mali sıkılaştırmanın gecikmeli tesirlerini de dikkate alarak, enflasyonun ana eğilimini geriletecek ve enflasyonu orta vadede yüzde 5 amacına ulaştıracak nakdî ve finansal şartları sağlayacak biçimde belirleyecektir. Bu doğrultuda, tüm para siyaseti araçları kararlılıkla kullanılacaktır. Şura, kararlarını öngörülebilir, data odaklı ve şeffaf bir çerçevede alacaktır. Para Politikası Kurulu Toplantı Özeti beş iş günü içinde yayımlanacaktır.
“FİNANSAL PİYASALARDAKİ GELİŞMELERİN TESİRİYLE MAL ENFLASYONU BİR ÖLÇÜ YÜKSELECEK”
Bugün yayımlanan PPK karar metninde enflasyonun ana eğiliminin mart ayında gerilediği tabir edildi. Metinde şu değerlendirmeler yer aldı: Aylık temel mal enflasyonunun finansal piyasalardaki gelişmelerin tesiriyle nisan ayında bir ölçü yükseleceği, hizmet enflasyonunun ise görece yatay seyredeceği öngörülmektedir. Öncü datalar yurt içi talebin birinci çeyrekte ivme kaybetmekle birlikte öngörülenin üzerinde seyrettiğini ve enflasyonu düşürücü tesirinin azaldığını ima etmektedir. Global ticarette artan muhafazacı eğilimlerin global iktisadi faaliyet, emtia fiyatları ve sermaye akımları kanalıyla dezenflasyon sürecine mümkün tesirleri yakından takip edilmektedir. Enflasyon beklentileri ve fiyatlama davranışları dezenflasyon süreci açısından risk ögesi olmaya devam etmektedir.”
MART’TAKİ İNDİRİMİN AKABİNDE SABİT TUTMASI BEKLENİYORDU
Merkez Bankası, yüzde 45 olan siyaset faizini mart ayında 250 baz puan indirerek yüzde 42,5 olarak belirlemişti. Ekonomistler, nisan ayında Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının siyaset faizini değiştirmeyerek yüzde 42,5 düzeyinde sabit tutmasını bekliyordu. Bu son kararıyla Merkez Bankası piyasaların beklentisinin dışında sürpriz bir karar vermiş oldu.
20 MART’TA HARİKULÂDE TOPLANTI
PPK 6 Mart’taki toplantısında 250 baz puanlık faiz indirimine gitmişti. Lakin 20 Mart’ta takvimde yer almayan harika bir toplantıyla gecelik vadede borç verme faiz oranını yüzde 44’ten 46’ya yükseltmişti. Siyaset faizini ise yüzde 42.5’te sabit bırakmıştı. Merkez Bankası böylelikle 13 ay sonra birinci sefer siyaset faizini artırmış oldu.
ReklamdırKaynak: Haberler.com
